Hilmi Ziya Ülken kimdir?

Türkiye’de felsefeden sosyoloji ve psikolojiye, İslâm felsefesinden Türk- İslâm düşüncesi ve çağdaş Türk düşüncesine, felsefe tarihinden mantık tarihine, bilim felsefesinden eğitim felsefesine kadar çeşitli alanlarda eser veren, Hilmi Ziya Ülken 3 Ekim 1901 günü İstanbul’da dünyaya geldi. Ülken, kimyager Dr. Mehmer Ziya Ülken ile Kazanlı Müderris Kerim Hazret’in ; torunu olan Müşfike Ülken’in oğludur. Ülken özel Tefeyyüz Mektebi’’nde ilköğrenimini tamamladıktan sonra İstanbul Sultanisi’nde ortaokul ve lise öğrenimini tamamladı. 1921 yılında Mülkiye Mektebi’ni (Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi) bitiren Hilmi Ziya, İstanbul Dârülfünunu Edebiyat Fakültesi Coğrafya asistanlığına atandı.

Hilmi Ziya Ülken yine aynı fakültede felsefe tarihi ve sosyoloji öğrenimi gördü. Asistanlıktan kendi isteğiyle ayıldıktan sonra 1933 yılına kadar öğretmenliği yaptı. Çapa Kız Muallim Mektebi’nde Tarih ve Psikoloji dersleri ile İstanbul Erkek Lisesi’nde Felsefe dersleri öğretmeni olarak görev yaptı. 1933 yılındaki Üniversite Reformu’na kadar İstanbul Erkek Öğretmen Okulu ile Galatasaray ve Kabataş liselerinde Felsefe ve Sosyoloji öğretmenliği yaptı. Milli Eğitim Bakanlığında değişik görevlerde bulunan Ülken, 1931’de Umumi İçtimaiyat , 1932-1933’deTürk Tefekkürü Tarihi (2 cilt) adlı çalışmalarıyla Mustafa Kemal Atatürk’ün dikkatini çekti ve 1934’deuzmanlık eğitimi için Almanya’ya gönderildi. Ülken Türkiye’ye döndükten sonra İstanbul üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde Türk Tefekkür Tarihi Kürsüsü’ne doçent olarak atandı. 1935 yılında İçtimai Doktrinler Tarihi Kürsüsü’nde görev aldı. 1940 yılında felsefe profesörü, 1944 yılında sanat tarihi profesörü, 1957 yılında da ordinaryüs profesör oldu.
27 Mayıs 1960 askeri darbeden sonra Milli Birlik Komitesi tarafından üniversiteden uzaklaştırılan 147 öğretim üyesinden biridir. Milli Birlik Komitesi tarafından çıkarılan 27.10.1960 tarih ve 114 sayılı kanunla Felsefe Bölümü’ndeki görevine son verildi. 1962 yılında bu kanun yürürlükten kalktıysa da tekrar İstanbul’a dönmedi ve İstanbul Üniversitesi’ndeki görevinden 16 Ağustos 1962 tarihinde istifa ederek A. Ü. İlahiyat Fakültesi kadrosuna geçti. 1968 yılında yeni kurulan Ankara Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nde ek görevli olarak Eğitim Felsefesi dersleri verdi.1973 yılına kadar İlahiyat Fakültesi’ndeki görevini sürdüren Ülken bu tarihte emekli oldu.

Hilmi Ziya Ülken’in son derece geniş bir alanda bir yayın ve mesleki örgüt hayatı vardır. Cumhuriyet öncesinde çıkarılan Mihralı ve Anadolu dergilerinin kurucuları arasında yer almıştır. Ülken, 1928 yılında Mehmet Servet’le birlikte Türkiye’de felsefecilerin ilk mesleki örgütü olan Türk Felsefe Cemiyeti’ni kurmuştur. 1949 yılında kurduğu Sosyoloji Cemiyeti ile dernekçilik faaliyetlerini sürdürmüştür.

Türk felsefeci Hilmi Ziya Ülken’in etkileri Türkiye’de felsefe tarihi ve İslam felsefesi tarihi çalışmalarının yayılmasında görülmektedir. Bilhassa Türk-İslam düşüncesi ve batılılaşma sonrası Türk düşüncesi tarihinin araştırılmasına yönelik çalışmaların temelinde gerçek bir akademisyen olarak Hilmi Ziya Ülken vardır.

Hilmi Ziya Ülken, felsefı düşüncesinin gelişiminde farklı yaklaşımların etkisinde kalmıştır. 1930’lu yılların başlarında Aşk Ahlâkı ve İnsani Vatanperverlik eserleriyle ünlü filozof Spinoza’dan hareketle çoklukta birlik düşüncesini temellendirmeye çalışmıştır. Bu dönemde daha çok psikolojizmin (ruhbilimcilik) ve natüralist (doğalcı) felsefenin etkisinde kalmıştır. 1933 Reformu sonrasında Reichenbach’ın etkisiyle bilimsel felsefe ile ilgilenmeye başlayan Ülken, Viyana Okulu’nun önde gelen temsilcilerinden Moritz Schlick’ten İlim ve Felsefe’yi çevirmiştir. Ülken 5 Haziran 1974 tarihinde İstanbul’da öldü.

Eserleri:
1- İçtimaiyat Hakkında İptidai Malumat (1924),
2- Umumî Ruhiyat (1928),
3- Felsefe Dersleri: Bilgi ve Vücud Nazariyeleri (1928),
4- Aşk Ahlâkı (1931), Umumî İçtimaiyat (1931, 2. baskı: Sosyoloji, 1943),
5- Türk Tefekkür Tarihi I-II (1932-1933),
6- İnsani Vatanperverlik (1933),
7- İçtimai Felsefe Tenkitleri I: Telifçiliğin Tenakuzları(1933),
8- Türk Feylosofları Antolojisi (1935),
9- Uyanış Devrinde Tercümenin Rolü (1935),
10- Yirminci Asır Filozofları (1936),
11- İlkyeı Meselesi ve Diyalektik (1938),
12- Fârâbî (1940),
13-Türk Tarihinde Mezhep Çatışmaları (1940),
14- İçtimai Doktrinler Tarihi (1940),
15- İbn Haldun (1941),
16- Posta Yolu (Roman, 1941),
17- Seytanla Konuşmalar (Roman, 1941),
18- Mantık Tarihi (1942),
19- Ziya Gökalp (1942),
20- Dini Sosyoloji (1943),
21 -Resim ve Cemiyet (t943),
22- Yarım Adam (Roman, 1943),
23- Yahudi Meselesi (1944),
24- Milletlerin Uyanışı (t945),
25- İslam Düşüncesi: Türk Tefekkür Tarihi Araştırmalarına Giriş (1946),
26- Ahlâk (1946),
27- Tasavvur ve Psikoloji (1946) ,
28- İslam Medeniyetinde Tercümeler ve Tesirleri(1947),
29- Millet ve Tarih Suuru (1948),
30- İslâm Sanatı (1948),
31- Fârâbi Tetkikleri (1950),
32- Tarihî Maddecilığe Reddiye (1951),
33- İbni Rüşd (1951),
34- La Pensee de İslam (1953),
35- Ousta B. Luga (1953),
36- İslam Düşüncesine Giriş (1954),
37- Sosyolojinin Problemleri (1955),
38- Dünyada ve Türkiye’de Sosyoloji Öğretimi ve Araştırmaları (1956),
39- Veraset ve Cemiyet (1957, 2. baskı: Toplum Yapısı ve Soyaçekme , 1971),
40- İbni Sina (1957),
41- İslam Felsefesi Tarihi (1957)
42- Felsefeye Giriş (1957-1958),
43- Siyasi Partiler ve Sosyalizm (1963),
44- Bilgi ve Değer (1965),
45- Değerler, Kültür ve Sanat (1965),
46- Türkish Architectures (1965),
47- Türkiye’de Çağdaş Düşünce Tarihi (1966)
48- Eğitim Felsefesi (1967),
49- Islâm Felsefesi (1967),
50- Humanizmes des Kultures (1967),
51- ve Oluş (1968),
52- İlim Felsefesi I (t969),
53- Sosyoloji Sözlüğü (1970),
54- Genel Felsefe Dersleri (1972),
55- Türk Kozmogonisi: Türk Mitolojisi, Türk Hikmeti, Teknik, Tefekkür (ty.)

Bir Cevap Yazın