Periton diyalizi nedir, nasıl uygulanır?

peritonPeriton diyalizi hastalarda böbrek yetmezliği geliştiğinde uygulanan bir tedavi şeklidir. Bu tedavi yapılırken hastanın karın boşluğuna bir katater yerleştirilir. Uygulamada periton boşluğu, periton zarı ve diyalizatlar kullanılmaktadır. Periton zarı vücudun içinde birikmiş olan toksik maddeleri karın boşluğunda bulunan diyalizata aktarabilen yarı geçirgen zar işlevini görür. Peritonun kullanımı nedeniyle bu isimle tanımlanmıştır. Katater yardımıyla verilecek PD solüsyonları ile karın boşluğu doldurulur. Karın boşluğunun içinde bir kaç saat süreyle kalan PD solüsyonu, bu bekleme süresinin ardından PD solüsyonu boşaltılıp yenisiyle değiştirilmektedir. Bu sürede kanda bulunan zararlı maddeler ile fazla olan sıvı bu karın boşluğundaki sıvıya geçer. Solüsyonun değiştirilme işlemi gün içinde 4-5 defa tekrarlanır. Sıvının boşaltılmasının sırasında vücutta biriken zehirli maddeler ve fazlalık sıvıda uzaklaştırılır.

Periton diyaliz türleri nelerdir?

Periton diyalizi iki farklı şekilde uygulanabilir. Bu tedaviler çoğunlukla evde yapılır. Hastanın durumu, yaşam tarzı, tercihleri, alışkanlıkları ve tıbbi durumuna göre bir tercih yapılıp uygulanır.

Sürekli ayaktan periton diyalizi (SAPD)

Hastaların vücut yapılarına uygun olacak biçimde çocuklar için 10-1000 ml, yetişkin kişiler için 2000-2500 ml oranında özel periton diyaliz solüsyonu karın boşluğuna verilir. Bu şekilde vücudun içine verilmiş olan solüsyon verildiği yerde yani karın boşluğunda 4-6 saat kadar kalmaktadır. Bundan sonra yeni solüsyonla değiştirilmektedir. Bu bekleme süresinde kanda bulunan üre ve kreatinin gibi atık maddelerle birlikte vücutta olan fazla sıvı bu diyaliz solüsyonuna geçer. Karın boşluğuna verilmiş olan diyaliz solüsyonunun verilme ve boşaltılması tamamen yer çekiminin etkisiyle gerçekleşir. Bu işleme diyaliz torba değiştirme adı verilir. Bu diyaliz işlemini hastanın kendisi günde 4-5 defa tekrarlar. Bu işlem sürekli ayaktan periton diyalizi olarak adlandırılır.

Aletli periton diyalizi (APD)

Bu diyaliz cihaz kullanılıp, çoğunlukla geceleri uygulanan bir işlemdir. Bu tedavi sırasında hasta yatmadan önce set ve solüsyon torbaları periton cihazının içine yerleştirilir. Cihaz önerildiği gibi programlanmaktadır. Hastanın gece uyuma sürecinde yaklaşık 8-10 saat kadar, cihazla karın boşluğuna diyaliz solüsyonu verilmektedir. Bu bekleme süresinde geçer ve boşaltılır. Hastanın mevcut durumuna göre bu tedavide değişiklik yapılabilir.

Periton diyalizi uygulanan hastalarda beslenme nasıl olmalı?

Bu tedavinin yapıldığı hastalarda beslenme çok önemlidir. Uygulanan diyaliz böbreklerin işlevini yerine getirir. Fakat bu işlev sağlıklı insanlarda olan böbrekler kadar mükemmel olmaz. Vücudun içinde zararlı ve atık maddeler bu işlemle tam olarak temizlenmez. Beslenme doğru düzenlenirse, vücutta atıklar azalır ve olumsuz etkiler yüzünden oluşan yakınmalar hafifler. Bu hastalar diyalizle birlikte karında dolgunluk hissettiğinden, rahat yemek yiyemez. Bu yüzden yemekten önce karın boşluğunda olan sıvı boşaltılmalıdır. Yemek sonrasında yarım saat içinde değişim olmamalıdır. Yemekten sonra şişkinlik duyan hastaların 3 öğün yerine 6 öğün yaparak beslenmeleri daha uygun olur. Bu hastalarda sağlıklı olan kişilerde olduğu gibi karbonhidrat ve yağlardan enerji almaktadır. Bunlar yeteri kadar alınmadığı takdirde, enerji ihtiyaçları kendi yapı taşlarından sağlanır. Bu durum hastalarda halsizlik, enfeksiyonlara karşı dirençsizlik ve zayıflık gibi etkiler yapar.

Hastaların yaşı, kilosu ve faaliyetlerine göre enerji ihtiyacı değişir. Yaklaşık her kg için 35-40 kalori enerji ihtiyacı olur. Bu yüzden her hastada enerji ihtiyacı farklıdır. Böbrek hastalarının çok zayıf ya da fazla kilolu olması sakıncalı olur. Bunun egzersizle dengelemesi gerekir. Diyaliz sırasında olan protein kaybını gidermek için, yüksek protein içeriği olan diyet programları uygulamalıdır. Ancak alınan proteinler hayvansal kaynaklı tercih edilmelidir. Özellikle protein olarak yumurta tüketimi tavsiye edilir. Fakat kan yağları yüksek olursa, yumurta sarısını dikkatli tüketmelidir. Yumurta beyazını ise, her gün tüketilebilirler. Alınan karbonhidrat oranı, kilo aldırmayacak şekilde dengelenmelidir. Diyaliz sıvılarının içinde şeker olduğundan, beslenmede alınacak kalori miktarına özen gösterilmelidir. Ayrıca alınan sıvı miktarı da kontrollü olmalıdır. Sıvılar fazla olduğunda kalp ve akciğerlere daha fazla yük biner, tansiyonu yükselir ve halsiz kalınır. Periton diyalizindeki hastaların alacağı potasyum ve tuz miktarı, hemodiyaliz hastalarına göre serbesttir. Bazı hastalar sağlıklı kişilere göre, daha fazla potasyum alabilir. Çünkü hastaların potasyum kaybı fazladır. Ayrıca beslenme sırasında kalsiyum alımına ve fosfor düzeyleri takip edilmelidir. Fosfor düzeyi yüksek olursa, bu düşürülmelidir. Hastalarda kusma ve iştahsızlık yüzünden vitamin ve demir eksikliği olursa, ilaçlarla dengelenmelidir. D ve A vitamini eksikliği yaygındır.

Bir Cevap Yazın