Taoizm nedir?

Genellikle Çin kültürü ile özdeşleştirilen Taoizm gerek kendi başına bir din olarak gerekse de ayrı bir felsefi düşünce sistemi olarak yüzlerce yıldır birçok insanın hayatını etkilemiş ve günümüze ulaşmış bir düşünce sistemidir. Tam olarak kesin doğum tarihi bilinmemesine rağmen tarihçiler tarafından M.Ö. 6. yüzyılda yaşadığı düşünülen Lao Zi tarafından yazılan Tao Te Ching ile ortaya çıkan Taoizm, Çin coğrafyasında bir düşünce okulu olarak da tanımlanmaktadır. Taoizm’in kurucusu olarak kabul edilen Lao Zi, Çin efsanelerinde beyaz saçlı olarak doğan bir çocuk olarak anlatılmıştır ve bu nedenle de kendisine “İhtiyar Çocuk” denmiştir. Öğretileri ile kısa süre içinde birçok insanı etkileyen Lao Zi, yazdığı Tao Te Ching eseriyle Taoizm’in de ortaya çıkmasını sağlamıştır.

Antik Çin toplumunun en eski öğretileri ile büyük paralellikler gösteren Taoizm, günümüzde Çin geleneğinin en orijinal ve değerli öğretilerinden biri olarak kabul edilir. Taoizm öğretilerinin birçoğunun kaynağı Antik Çin efsanelerinde anlatılan doğaüstü olaylar olduğundan Taoizm’in de büyük oranda metafizik içerikli bir öğreti olduğu söylenebilir. Bünyesinde birçok metafizik içerikli öğreti barındıran Taoizm, bu özelliği ile bir diğer Çin ekolü olan Konfüsçülükten kalın çizgiler ile ayrılır ki, bu iki öğreti arasındaki en büyük fark da metafizik ile olan ilişkileridir.

Amaçlar ile nesnelere verilen anlamların bir arada olduğunu savunan Taoizm, ayrıca kavramlara verilen anlamların da insanı insan yapan unsur olduğunu söyler. Uzun ve kısa gibi nesnelere verilen özelliklerden iyi ve kötü gibi kavramsal anlamlara kadar her şeyin insanın yaşamında etkili olduğunu söyleyen Taoizm, bu kavramlar ve anlamlar olmadığında insanın eylemsiz yani amaçsız olduğunu söyler. Geçmişte yapılan hataların üzerinde durulmasının yalnızca kişinin daha da dengesiz bir hale gelmesini sağladığını söyleyen Taoizm, ayrıca insanın geleceğe dair kaygılarının da kendisini yaşamdan kopardığına inanır. Taoizm’de insanoğlunun geçmiş ve gelecekle ilgili düşünceleri kendisini sadece gerçeklikten kopardığından kişi geçmişini tamamen siler ve geleceği de oluruna bırakır.

Taoizm’de geçmiş ve geleceğe dair ilgisiz bir tutum olduğundan bu aşamada ortaya “doğal akış” kavramı çıkar ki, kişinin yaşamında dengeyi bulabilmesi için kendini bu doğal akışın içine bırakması gerekir. Uyumlu ve doğal bir yaşam için evrenin doğal akışını anlaması ve bu akışa kendini bırakması gereken insan, Taoizm’e göre ancak bu şekilde evren ile bütünleşir ve iç huzuru yakalar. Evren ile uyumlu olmayı “yolu izlemek” olarak tanımlayan bu düşünce sisteminin adındaki “Tao” kelimesi de zaten bu yol yani denge hali demektir.

 

 

Bir Cevap Yazın