Prostat hangi hastalıklara neden olmaktadır?

Prostat genel olarak erkek üreme sisteminde bulunan ve meninin akışkanlığında rol oynayan bir salgı bezidir. Salgılama görevini yerine getiren hücrelerden ve bunlara ait olan destek çevre dokusundan meydana gelmektedir. Prostat kanseri salgı yapan hücrelerin anormal olan gelişimi ile ortaya çıkmaktadır. Erken dönemde tanı konamadığı zaman prostat içerisinden lenf ve kan damarları aracılığı ile çevre dokulara yayılır.
pp
Prostat kanseri daha çok 70 yaş üstü erkeklerin yüzde 70’inde görülen bir hastalıktır. Genetik bir yatkınlık ile gerçekleşmekle birlikte olumsuz çevre şartları hastalığın meydana gelmesinde önemli rol oynamaktadır.
Prostat kanseri bilhassa kemiğe sıçradığı zaman ciddi ağrılara sebep olmaktadır. Daha ileri düzeydeki hastalarda prostat etrafındaki lenf bezleri ileri derecede büyüyerek idrar kanallarında tıkanmalara neden olabilir.

Prostat bezi mesanenin yani idrar kesesinin alt, rektumun ön kısmında bulunan kestane büyüklüğünde bir salgı bezidir. Prostatın asıl görevi spermleri korumak ve kadın rahmine kolay iletmek için meni sıvısının önemli bir kısmını salgılamaktır.
Prostat insan sağlığı açısından bazı olumsuz durumlara yol açmaktadır. Bilhassa prostat kanseri, teşhis edilmesinden itibaren erkek cinselliğini olumsuz etkilemektedir. Teşhisten sonra ortaya çıkan depresyon durumu cinsel fonksiyonları bozmakta ve tedavi türlerinden bazıları cinselliğe kalıcı zararlar vermektedir.
Prostat hastalıklarının cinsel fonksiyon bozukluklarına neden olduğu bilimsel olarak bilinen bir gerçektir. İdrara çıkma bozukluğu olan ve buna bağlı olarak hayat kalitesinde düşüş olan kişilerde de cinsellik ikinci planda kalmaktadır. Sık ve ağrılı şekilde gerçekleşen idrar yakınmaları, fiziksel olarak yorgunluğa ve cinsellikte başarısızlığa yol açmaktadır.

İltihaplı hastalarda sık, sık oluşan ve genital bölgede farklı yerlere yansıyabilen ağrı, yine bu kronik hastalıktan kurtulamama nedeniyle oluşan psikolojik rahatsızlıklar erkeklerde meydana gelen ereksiyon bozuklukları olarak ortaya çıkabilmektedir. Prostat kanseri de teşhisinden itibaren erkek cinselliğini olumsuz etkilemektedir. Önce teşhis nedeniyle oluşan depresyon hali cinsel fonksiyonları bozmakta, ardından tedavi için sunulan seçeneklerden bazıları cinsel aktivite üzerinde kalıcı olabilecek zararlar verebilmektedir.

Prostat hastalıklarının tedavi edilmesi cinsel fonksiyonların düzelmesini sağlamaktadır. Tedaviyle prostat üzerinde iltihabi reaksiyonlara ve prostat dokusunun idrar ve sperm kanallarını tıkamasına bağlı olarak meydana gelen stres ortadan kalkmaktadır ve yeniden normal işlemeye başlayan sistem normal cinsel aktivitelerine hızla dönebilmektedir.

Prostat hastalarında oluşan idrar yakınmalarından dolayı birçok erkek günlük aktivitelerini yaparken bile strese kapılmaktadır. İdrar problemi yaşayan erkek, bunun birliktelik esnasında olmasından çekinerek cinsellikten soğuyabilir, cinsel istek sorunlarıyla karşı karşıya kalabilir.

Prostat hastalıkları kısırlığa neden olabilmektedir. Tedavi esnasında kullanılan ilaçlar sertleşme bozukluğu da yol açabilir ve cinsel isteği azaltabilir. Ancak testislerde sperm üretimi devam etmektedir.

Prostat kanserinde, kanser sertleşmeyi sağlayan ve prostata yapışık olan sinirleri harap edebilir. Bunlarla beraber prostat kanserinde uygulanan hormon tedavisi veya testislerin cerrahi olarak çıkarıldığı ‘orşidektomi’ ameliyatı da cinsel istek kaybına neden olmaktadır.

İlerlemiş vakalarda idrar atılamadığı zaman böbreklerde önceleri şişme ve büyüme oluşur. Bunun neticesinde, idrarın basıncı ile böbrek dokusu erimektedir. En son aşamada ise; böbrek dokusu daha çok incelerek balon gibi şişmektedir. Fonksiyonunu kaybettiğinden dolayı atması gereken zararlı maddeleri atamaz. Kanda ürenin yükselmesi neticesinde böbrek yetmezliği meydana gelir.

Prostat erken teşhis edilip kontrol altona alınmalı ve tedavi edilmelidir. Kolay tedavi edilebilen bir hastalıktır. Ancak hiçbir zaman ihmale gelen bir hastalık değildir. Bu konuda erkeklerin dikkat etmeleri gerekir. Daha büyük hastalıklara neden olmadan önlem alınmalıdır.

Bir Cevap Yazın