Kurşun nedir?

Mavi ve gümüşümsü bir renge sahip olan Kurşun(Pb), bilinen medeniyet tarihinin en eski dönemlerinden bu yana kullanılan metaller arasında yer alır. Antik Çağ’da birçok simyacı ve filozof kurşunu dünyanın yapı taşlarından biri olarak görmüş ve Satürn gezegeninin simgesi olarak tanımlamıştır. Yerkürede doğal olarak bulunabilen metaller arasında yer alan kurşun, Periyodik Cetvelde 82 Atom Numarası ile gösterilir. Atom kütlesi 207 olan kurşunun ayrıca dört farklı izotopu bulunmaktadır. 327 ºC’lik erime sıcaklığı ile insanoğlunun kullanımı için oldukça elverişli bir madde olan kurşun, kolay işlenebilir olmasından dolayı birçok toplum tarafından gerek savaş aleti gerekse de çekiç ve makas gibi günlük kullanım aleti yapımında kullanılmıştır.

Kurşun elementini atomsal ölçekte inceleyen bilimadamları önceleri bu elementin özellikleri karşısında oldukça şaşırmıştır. Zira kurşun atomunun son seviyesinde 4 adet açık elektron bulunmasına rağmen bileşiklerin +4 yerine +2 değer almaktadır. Daha sonraki yıllarda teknolojinin de gelişmesi ile birlikte yapılan araştırmalar, bu durumun kalan son iki elektronun çok kolay bir şekilde iyonize olabilmesinden kaynaklandığı ortaya çıkartmıştır. Ayrıca Klorat ve Nitrat ile benzer fiziksel özellikler göstermesine rağmen Kurşun tuzları suda çok daha az çözülmektedir. Kurşun tetra Etil gibi kararlı kurşun bileşiklerinin molekül yapısı incelendiğinde, kurşun atomlarının doğrudan Karbon(C) atomuyla bağlandığı görülmüştür. Bu özelliği kurşuna çok daha dayanıklı bir fiziksel yapı kazandırmaktadır.

Kurşun külçeleri

Doğada en çok Sülfür(S) minerallerinin oksitlenmiş türevlerinden olan Serüsit(PbCO3) ve Anglezit(PbSO4) olarak bulunur. Ancak doğada bulunan en önemli mineral yapılı ürünü Galen’dir. Sülfür minerali olan Galen(PbS), Kurşun cevherlerinde en çok bulunan mineraldir. Arkeologlar araştırmalarında Eski Mısır medeniyetinin kurşunu oldukça farklı alanlarda kullandığını sağtamıştır. Eski Mısır döneminden kalma kurşun borular bulunduğu gibi, kurşunun bir lehim olarak kullanıldığına dair kalıntılara da rastlanılmıştır. Antik dönemden beri insanoğlu tarafından çıkartılan ve işlenen kurşun günümüzde akü yapımında kullanıldığı gibi benzin katkısı ve mühimmat olarak da kullanılmaktadır.

Günümüze dek yerkabuğunda bulunan kurşunun çıkartılması için kazma, patlatma ve kırma gibi çeşitli yöntemler kullanılmıştır. Belirli bir yere kadar kazıldıktan sonra patlatıcılar kullanılarak açığa çıkartılan kurşun, daha sonra “Ekstraktif Metalurji” denen bir yöntem ile işlenerek kullanıma hazır hale getirilir. Ayrıca “Köpük Flotasyonu” denen uygulama ile kurşun beraberinde bulunan toprak ve kayaçlardan ayrıştırılmaktadır. Daha sonra saflık oranı %60’lara gelen kurşun cevheri; ısıtılma, sinterlenme, soğutulma, curuflama gibi çeşitli aşamalardan geçirilerek, saflık oranı %99,9 olan saf ürün haline gelir.

Bir Cevap Yazın