Domuz gribi nedir?

Domuz gribi Ülkemizde çok rastlanmakla birlikte ara ara bazı vakalarla birlikte gündeme gelen bir hastalıktır. Ülkemize özgü bir hastalık olmayan domuz gribi, A(H1N1) tipi virüsten kaynaklanan, insanlarda hastalığa neden olan viral bir hastalıktır. Hastalık dünyada ilk defa Meksika ve ABD’de görülmüş ve daha sonra birçok ülkeye yayılmıştır. Bu virüse ” domuz gribi” denmesinin nedeni, domuzlar arasında görülen grip virüslerine çok benzemesindendir. Bu virüs insan, domuz ve kuş virüslerinin bir nevi karışımıdır.
domuzgribi2
Domuzlarda grip salgınına neden olan bir grip virüsüdür. Bu virüs yıl boyunca domuzların arasında dolaşır. Ancak salgınlar genel olarak sonbahar sonunda ve kış aylarında görülür. Yıllar içinde farklı farklı virüsler şeklinde bulaşan domuz gribi virüsleri H1N1, H1N2, H3N2, and H3N1 virüsleridir.

Domuz gribi A(H1N1) virüsü bulaşıcı olup çeşitli yollarla insandan insana geçmektedir. Domuz gribi virüsü geçirdiği değişimden dolayı domuzdan insana ve insandan insana bulaşabiliyor, bulaşma yolu ise solunum olarak belirtiliyor. Günümüzde devam eden salgın insandan insana bulaşarak yayılmaktadır.

Kişiden kişiye genel olarak öksürme, aksırma sırasında yayılan ve virüs içeren damlacıklarla bulaşmaktadır. Bu damlacıklar, doğrudan solunum yolu ile alınabileceği gibi ortamdaki kapı kolu, masa, sandalye gibi yüzeylerden eller aracılığı ile alınabilinmektedir. El sıkışma ile de kolaylıkla bulaşabilmektedir. Hasta kişiler hastalık belirtileri başlamadan 1 gün önce ve hastalık sırasında 7 gün süreyle bulaştırıcıdırlar.
Domuz gribinin belirtileri, şunlardır:

1. Ateş,
2. Öksürük,
3. Boğaz ağrısı,
4. Yaygın vücut ağrısı,
5. Baş ağrısı,
6. Üşüme ve
7. Yorgunluk

Bazı vakalarda kusma ve ishale de rastlanmaktadır. Belirtiler kişiden kişiye farklılık gösterebilmektedir. Öksürük ve hapşırma yoluyla, hastanın tükürük zerrecikleri havaya yayılarak sandalye, masa gibi bir takım yüzeylere bulaşabilir. Kişi virüsün bulaştığı bir yere dokunduktan sonra ellerini ağzına, gözlerine ya da burnuna sürerse virüs bulaşabilir. Isı, nem oranı, yüzey niteliği gibi faktörler virüsün bu yüzeylerdeki canlılık süresini belirlemektedir. Hasta kişinin temasının olduğu bu yüzeylere kesinlikle dokunulmamalı, eğer dokunulduysa mutlaka eller yıkanmalıdır. Kapı kolu, masa, bardak gibi yüzeylerde virüs ortalama 2-8 saat canlı kalmaktadır. Bu yüzeylerin sık sık temizlenmesi ve ellerin sık sık yıkanması, bulaşma riskini en aza indirecektir.

Grip virüsünün yayılmasını önlemek için, yüzeylerin günlük temizlikte kullanılan deterjanlarla temizlenmesi yeterlidir. Bunların dışında temizlik maddeleri dışında klor, hidrojen peroksit, iyotlu antiseptikler ve alkol gibi kimyasal maddeler de etkilidir.Hastalara ait çarşaf, çamaşır, havlu ve tabak, kaşık, çatalın ayrı olarak yıkanmasına gerek yoktur. Sadece bu eşyalar yıkanmadan önce başkası tarafından kullanılmamalıdır. Grip virusu anne sütüyle bulaşmaz. Emzirmeden önce mutlaka elleri yıkamak önemlidir. Anne hastaysa, yüz maskesi kullanması daha doğru olur.

Şu hususlara dikkat ederek hastalığa karşı korunmak mümkündür:

1. Öksürme ve hapşırma esnasında ağzınızı ve burnunuzu bir mendil ile kapatınız. Mendili kullandıktan sonra çöp sepetine atınız.
2. Öksürdükten ve hapşırdıktan sonra ellerinizi hemen bol sabun ve suyla yıkayınız. Alkol içeren el yıkama antiseptikleri kullanabilirsiniz.
3. Ellerinizi yıkamadan gözlerinize, burnunuza ve ağzınıza kesinlikle dokunmayınız.
4. Domuz gribine yakalanırsanız, belirtilerin başlamasından 7 gün sonrasına veya belirtilerinizin tamamen geçmesinden bir gün sonrasına kadar evde dinleniniz.
5. Hastalığın bulaşmaması için çevrenizdekilerden uzak durunuz.
6. Bulunduğunuz mekanı sık sık havalandırınız.

Belirti ve bulguların görüldüğü hastalardan, hastalığın ilk 4-5 gününde alınan solunum salgılarında (boğaz, burun sürüntüleri ya da trakeal aspirat gibi) virüsün gösterilmesi ile konmaktadır. Virüs kültürü, PCR ve antikor titre artışları tanımlamada büyük önem taşımaktadır. Ancak vakanın kesin teyidi dünya çapında belirlenmiş olan referans laboratuarlar tarafından yapılabilmektedir.

Gripte kullanılan antiviral ilaçlar diğer grip türlerinde olduğu gibi bu grip türünde kullanılmaktadır. Bu ilaçlar hastalık belirtileri başladıktan sonra ilk 48 saat içerisinde verildiği zaman hastalığın şiddetini azaltıp, süresini kısaltabilir. Ayrıca destekleyici tedavide şikayetlerin azaltılmasına yönelik doktor tavsiyesiyle çeşitli ilaçlar kullanılabilir. Antibiyotik kullanmanın virüsün tedavisi için herhangi bir etkisi yoktur.

Bir Cevap Yazın