Böbrek üstü bezi hormonlarının görevleri nelerdir?

adrenalBöbrek üstü bezi hormonları vücutta böbreklerin üst tarafında yer alan sarımtırak renkte olan adrenal bezlerden salgılanmış hormonlardır. Kan damarları açısından zengin olan böbrek üstü bezleri, böbreklerle direkt olarak alakalı değildir. Bu adrenal bezlerin salgılamış oldukları hormonlar farklı olan iki kısımdan oluşmaktadır. Dış kısmı yani adrenal kortekste oldukça çok sayıda hormon üretilirken, iç kısmı yani adrenal medulla denen bölgesinde kalp damar sistemi için etkili olan adrenalin ve noradrenalin adı verilen iki hormon üretimi olmaktadır.

Kabuk bölgesinde (adrenal korteks) salgılanan hormonlar

Kortizol: Bu hormon vücudumuzda yani organizmada protein ve karbonhidrat metabolizmasını düzenleyici etki yapmaktadır. Protein ve yağlarda glikoza dönüşümü hızlandırarak, kan şekerinin yükselmesine yardımcı olur. Bunun yanında karaciğerde olan glikojen sentezini arttırmaktadır. İltihaplanma, romatizmal hastalıklarda ve alerjilerde tedavi amacıyla kullanılmaktadır.

Aldosteron: Bu hormonun vücuttaki görevi böbreklerdeki idrar tüpçüklerindeki sodyum ve klor iyonlarının geriye emilimini sağlamaktır. Bu etkiyle kan ve hücre dışı sıvıların iyon derişimi üstünde etkili olur. Fazla salgılanırsa kan basıncında yükselmeye ve doku sıvısında artışa neden olur. Bu hormonun hiç salgılanmaması halinde, bunun kişilerin ölüme neden olması kaçınılmazdır. Bir kişinin deniz suyu yutması halinde, vücudundaki aldosteron hormonu azalma gösterir.

Adrenal eşey hormonları: Erkek ve dişilerin böbrek üstü bezlerinde çok az oranda eşeysel hormon salgılanır. Erkeklerde ergenlik döneminden önce fazla miktarda salgılanması halinde, çocuklar olması gereken zamandan önce ergenliğe adım atacaktır. Kızlarda bu hormon fazla salgılandığında, ses kalınlaşması, sakalın çıkması, kıllanma ve kas gelişimi görülür. Erkeklerde fazla salgılandığında, ses kalınlaşması ve kıllanma etkisi yapar.

İç kısım (adrenal medulla) bölgesinden salgılanan hormonlar

Adrenalin: Bu hormonun kişilerde heyecanlanma, korkma, üzülme, öfkelenme ve bazı ilaçları kullanma gibi durumlarda artış gösterdiği görülür. Bu artışın etkisiyle kandaki şeker oranı, kan basıncı ve kan dolaşımı yükselme gösterir. Hücrelerdeki enerji üretimi artar ve sindirim yavaşlama etkisi gösterir. Kalp atış hızı artar, damarlarda genişleme etkisi olur ve göz bebeklerinde büyüme görülür. Beyne giden kan miktarı artar, kanın pıhtılaşma süresi kısalır ve kişilerin yorgunluğa karşı direnci artış gösterir. Bu hormon tıp alanında duran kalbin çalışması için ve kan basıncının yükseltilmesi için kullanılır. Hormonun etkisi yüzünden kılcal damarlar daralır, insanların korku duyması halinde ciltte sararma etkisi gösterir. Heyecanlanma ve korkuda önce hipotalamus uyarılır. Hipotalamusun üretmiş olduğu düzenleyici faktörler hipofizi kontrol altına almaktadır. Hipofiz ACTH üretimi yapmakta ve adrenal bezlerini kontrol etmektedir. Bu hormonun da adrenalin salgılanmasında etkili olduğu bilinir. Adrenalin glikojeni glikoza dönüştürerek, kandaki glikoz oranının yükselmesine sebep olur. Pankreastan insülin ve glukagon hormonlarını salgılayıp, kanda glikoz seviyesini dengelemektedir. Yani vücuttaki pankreas, karaciğer ve böbrek üstü bezlerinin hepsi kandaki glikoz seviyesini düzenleyecek olan sistemde görev yapmaktadır.

Noradrenalin: Bu hormon vücutta kılcal damarların kasılmasını düzenlemekte ve kan basıncının yükselmesine sebep olmaktadır. Adrenalinle beraber noradrenalin vücudun otonom sinir sisteminin çalışmasını sağlayıcı bir hormondur. Otonom sinir sistemi vücutta isteğe bağlı olmadan, habersiz şekilde çalışan bir sistemdir. Vücudumuz ani ve tehlikeli durumlarda, bu iki hormonun yardımıyla kendisini koruma altına almaktadır.

Bir Cevap Yazın