Üre nedir?

Bilim tarihindeki önemli keşiflerden biri olan üre, 1773 yılında bulunmuştur ancak şüpheye yer vermeyecek kesinlikte üretimi 19. yüzyılın başlarını bulmuştur. Wöhler tarafından 1828 yılında kesin olarak tanımlanan ve yapısı tamamen anlaşılarak üretimine başlanan üre, günümüze dek birçok farklı bilimadamının üzerinde çalıştığı ve yaklaşık olarak 50 farklı tepkime ile elde edilebilen bir bileşik haline gelmiştir. Organik yapıya sahip olan bir bileşik olan ürenin kimyasal formülü “H2N-CO-NH2” olarak tanımlanır. Karbonik asidin diamidi olduğu için üre birçok bilim çevresinde “karbamid” olarak da isimlendirilir. Fizyolojik açıdan büyük öneme sahip olan bir bileşik olan üre, insanların da dahil olduğu tüm memelilerin vücut sistemlerinde oluşturulur.

Memelilerin vücutlarındaki kimyasal reaksiyonlar ile proteinin yakılması, ortaya amonyak çıkmasına neden olur. Proteinlerin yakılması ile oluşan amonyak, karaciğer tarafından “karbon dioksit” yardımı ile üreye dönüştürülür. Son derece hassas ve kompleks bir organ olan karaciğer vücutta üre oluşumu sağladığından, bilim insanlarının 19. yüzyıl sonlarından itibaren memeliler üzerinde araştırmalar yapmasına neden olmuştur. Memeliler karaciğerde oluşan üreyi idrar vasıtası ile vücut dışına atılır. Çoğu insan bilmese de, aslında idrar haricinde “göz yaşı, ter ve anne sütü gibi diğer vücut sıvılarında da eser miktarda bulunur.

Tıbbi araştırmalar sonucunda her insanın vücut yapısı kendine has olduğu için farklılıklar görülse de, genel olarak her insanın günlük 30 gram kadar üreyi idrar yolu ile vücut dışına attığı görülmüştür. Genç insanların kanındaki üre oranı çok düşük miktarda olsa da, bu durum doğrudan böbreklerin çalışması ile alakalıdır. İnsan vücudu yaşlanma ile birlikte birçok konuda fonksiyon bozukluğu yaşar ve böbrekler de işlevselliğini zamanla yitiren organlar arasındadır. Yaklaşık olarak 40 yaşından itibaren böbreklerin kandaki üreyi süzme kabiliyeti azalır ve bu nedenle ilerleyen yaşlar ile birlikte kandaki üre miktarında da bir artış görülür. 70’li yaşlardan itibaren insan kanındaki üre miktarı gençlik yıllarına nazaran yarım kat daha fazla hale gelmektedir.

Ticari bir ürün olarak günümüzün modern endüstrisi için son derece önemli bir hammadde olan ürün, tarım ve hayvancılıkta yaygın olarak kullanılır. Gübre üretimi için gerekli olan temel hammaddelerden biri olan üre ayrıca hayvan yemi yapımında da kullanılır. İlaç ve çeşitli plastik ürün üretiminde de kullanılan üre, naftalinin bazı türleri ile bileşik oluşturulur ve elde edilen bu ürün farklı terapi amaçlı kullanılır. Bitkiler için bir besin kaynağı olan üre ayrıca boya üretimine de giren bir üründür.

Rahnansaika

Bir Cevap Yazın