Zihnimiz strese dayanıklı mı?

Bugün bilimsel olarak kanıtlanan bir durum var ki, hastalıklarımıza neden olan sebepler arasında önemli bir yer kaplayanın stres olduğudur.  Şehir hayatının vermiş olduğu çalışma şartları, gürültü, çevre kirliliği, kalabalık, insanların çekilmezlikleri gibi hassas durumlar, stresin daha fazla yaşanmasına sebep oluyor. Basit olarak görülen bu stres verici durumlar, kronik bir tavır sergilemeye başladığında, işimizde ve aile ilişkilerimiz, sosyal çevreyle olan ilişkilerimize de etki ediyor. Böylece başarısızlık, içer kapanma, öfke, sinir, hayattan zevk ve tat alamama gibi durumlar baş göstererek, daha da  vahim sonuçların yaşamasına sebep oluyor.

Eğer hayatınızı akan zaman içerisinde kurban vermek istemiyorsanız, şuan ki durumunuzu değerlendirmeniz gerekir. Çünkü Businessman Holding Head in Handsmutluyum şuan, arkadaşlarım çevremde, cebimde param var, sosyalim ve eğleniyorum gibi düşünceler, sizin asıl kimliğiniz olmaya bilir. Eğer hayata dair plan ve programınızı kısıtlı tutup, kendinizi hayatta bir şey yapamayacağınız için sosyal olmaya, eğlenmeye, vesair aktivitelere atıyorsanız, düşünce yapınızın sakatlığı sebebiyle ileri de strese mahkum bir bunalım geçirebilirsiniz. Çünkü kendinizi gerçekleştirmek ve ruhunuzu teskin etmek babında, yapmanız gerekenleri aksatmak, ruhun isteklerine maddeci yaklaşım tarzı –eğlence, gezme, dolaşma- cevap vermek, ileri de bunalımların yaşanmasına sebep olabilir.

Her insan, en iyisini hedefler. Ama kimileri en iyisine ulaşmak için çabalamaz veya kendini buna istidatlı göremez. Bu düşünceler, çevreden veya ailede yaşanan, küçüklükte yaşanan, eski deneyimlerdeki bir takım sakat sonuçlardan dolayı zihinde ortaya çıkar. İnsana kendisini nasıl yöneteceğini tarif ederken, onu aslında uçuruma sürükler. Kişinin ben yapamam düşüncesiyle, girdiği her ortam, bu sesleri duymamaya odaklı eğlence veya boş meşguliyetlerle kendini avutma mekanlarıdır.

Kişi ilelebet bu mekan ve mecralarda ruhunun sesini dindiremediğinden, onu sükuna erdiremediğinden, ruhsal bunalım ve kaygılar başlar. Bu durumda zihin çalışması iyice bozulur. Stres aklı ve fikirleri, düşünceleri felç eder. Beynin hipotalamus bölgesinde yer akan hipofiz bezi savunmaya geçmek için hormon salgılar. Hipofiz bezi bir yandan da böbrek üstü bezlere uyarı gönderir. Burada da vücuda 30 kadar hormon salınır ve belli organlar bu durumdan olumsuz etkilenir. Vücudun alarm vermesi, bağışıklık sisteminin de giderek zarar görmesine sebep olur. Ruhsal hastalık, bedensel hastalıklara bu şekilde muttali olmamıza sebebiyet verir.

 

Bir Cevap Yazın