Vergi dilimi nedir?

Maliye politikası; geniş anlamda kamu bütçe harcamaları, vergi ve diğer gelir kaynaklarının miktar ve bileşiminde değişiklikler yapılarak, ekonomide öngörülen iç ve dış dengelerin, sağlanması politikalarının bütünü anlamını taşımaktadır. Bakanlar Kurulu’nun ya da işin temel noktasındaki müessese olan Maliye Bakanlığı’nın politikaları belirlerken, memurların bütçeden yüksek bir payı aldığını belirtmektedir.
ggg
Devletimiz gelir vergisinin, vergi sistemleri içinde önemli bir payı olduğunu düşünmektedir. Bu durum enflasyonla mücadele açısından, uygun bir araç olarak görülmektedir. Enflasyonist dönemler için, dolayısıyla % 90’ ları bulan enflasyon dönemleri için bunun bir reçete olduğu görülmüştür. Ancak düşük enflasyon dönemlerinde bu politika memurlar açısından son derece zararlıdır.

Yıllık iki defa zam alan memurun temmuz zamları maaşlara yansımadan zamlar uçup gitmektedir. Bunun nedeni ise çoğu memurun erkenden vergi dilimine girmesidir.
Vergi dilimi konusu ülkemizin büyük bir çoğunluğunun yoksulluk sınırı veya altında yaşadığı düşünülürse büyük bir önem arz etmektedir. Bir çok kamu çalışanı haziran- temmuz aylarından itibaren maaşına bağlı olarak belirli oranlarda yapılan kesintiye tabi tutulmaktadır. Vergi dilimi kavramı bu kesintiler başladığı zamanalrda herkes tarafından en çok merak edilen bir kavramdır.

Bilhassa ücretli olarak iş hayatına yeni başlamış olanların, net ve brüt maaş kavramlarıyla ilk kez karşı karşıya geldiklerinde ellerine geçen net maaşın brüt maaştan neden bu kadar farklı olduğunu fazlasıyla merak ettikleri bir gerçektir. O kadar karışık bir konu ki uzun yıllardan çalışanların yapılacak kesintiyi hala kendilerinin hesaplayamadıkları görülmektedir.

Türkiye’de işverenler eleman alımı esnasında işe alacakları kişiyle iş sözleşmesi imzalarken genel olarak brüt maaş üzerinden anlaşma yolunu seçerler. Brüt maaş şirketin çalışana yapacağı hizmetlerin karşılığı olarak bir sonraki zam dönemine kadar ödemek isteyeceği toplam tutar demektir. Bu brüt tutar üzerinden eğer özel bir durum söz konusu değilse her ay brüt maaşın ne kadar olduğuna bağlı olarak ssk primi, işsizlik sigortası primi, gelir vergisi ve damga vergisi kesintisi yapılır.
Hak ettiğiniz brüt maaşınızdan SSK ve işsizlik sigortası primleri düştükten sonra geriye kalan bakiye, vergiye tabi olan gelirinizi meydana getirmektedir. Buna ücretliler için gelir vergisi matrahı adı verilmektedir.

Ücretliler için gelir vergisi hesaplanırken,bütün yıl boyunca alınacak olan bu vergiye tabi olan tutar, ocak ayından maaş alınan son aya kadar aylık olarak toplanır. Bu toplu tutara kümülatif vergi matrahı adı verilir. Yani, yılbaşından bu yana hak ettiğiniz brüt maaşınızdan SSK ve işsizlik sigortası düşüldükten sonra geriye kalan tutara, kümülatif vergi matrahı denir. Örnek vermek gerekirse nisan ayı sonunda 2000 ytl brüt maaşı olan bir kişinin her ay yaklaşık 300 YTL’lik bir ssk ve işşizlik sigortası kesintisinden sonra eline 1700 TL para geçer. Bu kişinin Nisan ayı kümülatif vergi matrahı 1,700 TL x 4 = 6,800 TL civarında olur. Aralık ayı sonundaki kümülatif vergi matrahı 20,400 TL olacaktır. Kişinin yıl içerisinde kümülatif vergi matrahı arttıkça, gelir vergisi kesinti oranı da söz konusu olan yıl için T.C. Bakanlar Kurulu tarafından açıklanan skalalar çerçevesinde artacaktır. Yıl içinde şirket tarafından yapılan prim, bonus, ikramiye gibi ödemeler de bu vergi matrahına dahil eilmektedir.

Bakanlar Kurulu’nun Resmi Gazete’de yayımlanan kararına göre, %15’lik vergi oranına tabi olan gelir vergisi ilk dilimi 12000 TL’ye yükseltildi. 2015 yılında elde edilecek gelirlerin 12000 – 29000 TL arasındaki bölümüne %20, 29000 – 106000 TL arasına %27, 106 000 TL aşan kısmına ise %35 oranında vergi uygulanacaktır.

Bir Cevap Yazın