Şeyh Edebali kimdir?

şeyh-edebali(1)

Aslen Karamanlı olan Şeyh Edebali, 1206 – 1326 tarihleri arasında yaşamış büyük bir alimdir. Asıl önemli nokta ise, Osmanlı Devletinin, bir beylikten imparatorluğa dönüşmesinde fikir babası olmasıdır. Şeyh Edebali, Osmanlı Devletinin kuruluş yıllarında yaşamış bir İslam alimi olan ve aynı zamanda Ahi şeyhi olan bu büyük zat, Osman Gazi’nin hem kayınpederi hemde manevi hocasıdır. Aynı zamanda Orhan Gazi’nin dedesidir.

İlk olarak tahsilini Karaman’da başlamıştır. Medrese eğitimini bitirmek için en son Şam’a giderek kalan tahsilini tamamlamıştır. Şeyh Edebali, medrese tahsili sırasında tefsir, hadis ve özellikle İslam hukuku noktasında uzmanlaşmış ve kendini yetiştirmiştir. Asrın büyük alimlerinden olan Mevlana Celaleddin-i Rumi ile Hacı Bektaş-ı Veli gibi zatların sohbetinde bulunmuştur. Kendisinin daha sonra tasavvuf yoluna girdiği bilinmekle beraber, Baba İlyas’ın halifelerinin önde gelenlerinden olduğu bildirilmektedir. Doğum tarihi kesin olarak bilinmemekle beraber, tahmini 1206 yıllarında doğduğu bildirilmektedir.

Şeyh Edebali alim, fazıl, varlıklı ve yaşantısı ile çevresindeki insanlara örnek teşkil eden bir zattır. Eskişehir’de bir köyde yaşadığı zamanda, kendi yaptırdığı zaviyede öğrenci yetiştirmekle meşgul olur ve aynı zamanda halkı aydınlatırdı. Daha sonra Bilecik’e taşınarak bir dergah yaptırmıştır. Yaptırdığı bu dergahta Osman Gazi’yi de birçok defa burada misafir etmiş ve sohbet vermiştir.

Osmanlı devletinin ilk kurulma zamanlarında Rivayette anlatılanlara göre, Osman Gazi’nin dergahta ziyarete gittiği bir gece, rüyasında Şeyh Edebali’nin göğsünden bir ayın çıkıp kendi göğsüne girdiğini görür.  Daha sonra rüyanın devamında göğsünden büyük bir ağaç çıktığını ve bu ağacın dallarının bütün bir alemi kapladığını, altından birçok nehirlerin çıktığını görür ve bu nehirlerden insanların geçtiklerini görmüştür. Sabah olur ve gördüğü rüyayı Şeyh Edebali’ye anlatır. Şeyh Edebali rüyayı şu şekilde tabir eder:

“Sen, Ertuğrul Gazi oğlu Osman, babandan sonra onun yerine bey olacağına ve daha sonra Kızım Malhun Hatun ile evleneceğine işrettir. Benim göğsümden çıkıp sana gelen ay bu manayı ifade etmektedir. Sizin soyunuzdan nice büyük padişahlar geleceği ve nice büyük devletleri bir çatı altında toplayacaklarını ve hakimiyeti tüm dünyaya yayılacağını ve Allah’ın izni ile çokça insanın hidayetine vesile olarak İslam’a kavuşmasına senin neslinin vesile olacağını söylemiştir.”

Hakikaten de Şeyh Edebali’nin rüyayı tabir ettiği gibi çıkar. Altı asırdan fazla devam eden, üç kıtada hakimiyet süren, dünyaya hükmeden ve kısa bir sürede imparatorluğa dönüşen bir beyliğin temelleri Osman Gazi ile atılır. Böylece bu koca imparatorluğun ilk müjdecisi Şeyh Edebali olur.

Hayatının sonuna kadar Bilecik’te kalır ve 1326 tarihinde 120 yaşına geldiğinde vefat eder. Kabri ise kendi yaptırdığı dergahın zikir odasına gömülmüştür.

Aynı zamanda Şeyh Edebali’ye hürmeten Eskişehir’de de adına türbe yaptırılmıştır. Vefatından çok kısa bir süre sonra kızı Malhun Hatun, 4 ay gibi bir zaman sonra da Osman Gazi vefat eder.

Bir Cevap Yazın