Şeftali hastalıkları nelerdir?

Şeftali hem dünyada hem de ülkemizde sert çekirdekli meyveler içerisinde üretimi en fazla olan meyvedir. Ülkemizde hemen hemen her bölgede kolaylıkla yetişebilen şeftalinin üretimini kısıtlayan unsurlardan birisi hastalıklardır. Eğer hastalıklara karşı önlemler alınmazsa ürün veriminde ve kalitesinde düşüşler olur.
Şeftalilerde görülen başlıca hastalıklar şunlardır:
şeftalihastalığı
1- Şeftali Yaprakdelen Hastalığı
Hastalık, ağacın tomurcuk, yaprak, sürgün ve meyvelerinde belirtiler oluşturur. Yapraklarda ilk lekeler 1 mm çapta, yuvarlak, kırmızımsı- sarı bir renktedirler. Giderek daha koyu kahverengiye dönüşen lekelerin kuruyarak düşmesi ile yaprak delinmiş gibi bir görünüm kazanır. Enfekteli tomurcuklar ilkbaharda parlak, zamklı ve kolaylıkla yerlerinden kopmamalarıyla sağlam olanlardan ayrılırlar. Hastalıkla bulaşık tomurcukların dibinde ilk olarak lezyonlar, daha sonra zamanla büyüyen kanser yaraları oluşur. Sürgündeki kanser yaraları zamanla genişler ve zamk salgısı görülür.

Hastalık ağaçların zayıflamasına neden olur. Ayrıca tomurcuklarda meydana getirdiği zarar ve sürgünlerde sebep olduğu kurumalar ile şeftali ağaçlarında önemli kayıplar olur. Hastalık taş çekirdekli meyvelerin yetiştirildiği bütün bölgelerde yaygındır.

Hastalıklı tomurcuk ve kanser yarası olan dal ve sürgünler budanıp bahçeden uzaklaştırılmalıdır. Sulama, gübreleme, toprak işleme ve budama iyi bir havalanma sağlanmalıdır. İlaçlama rüzgarsız havada yapılmalıdır. Birinci ilaçlama sonbaharda yaprak dökümünden hemen sonra, i,kinci ilaçlama ise ilkbaharda çiçek tomurcuklan açılmadan önce yapılmalıdır.
2- Şeftali Yaprak Kıvırcıklığı (Taphrina deformans) Hastalığı
Şeftalilerin en önemli fungal (mantar) hastalığıdır. Klok olarak ta bilinen bu hastalık bitkilerin genel olarak yaprak ve genç sürgünlerinde görülür. Bazen meyve ve çiçeklerde zarara yol açar. Hastalığın bitkilerdeki belirtisine ilkbaharda rastlanır ve en tipik belirtisi yaprakların kıvırcıklaşması şeklindedir. Hastalıklı yapraklar şiddetli olarak deforme olur ve açık yeşil ve sarıdan koyu kırmızı veya mora kadar değişen renk değişikliği gösterirler. Yapraklar kalınlaşıp, gevrekleşip, büzüşerek kıvırcık bir hal alırlar. Bazen de beyazımtırak bir tabaka oluşur. Hastalıklı yapraklar zamanla kahverengine döner ve ağaçlardan dökülür. Siğilimsi bir görünüm alan meyvelerde çatlamalar olur.
Hastalığın çok şiddetli görüldüğü bölgelerde hastalığa karşı iyi çeşitler kullanılmalıdır.
Hastalığa karşı kimyasal mücadelede zamanlama son derece önemlidir. Çoğu zaman tomurcukların tam kabarmaya başladığı dönemde yapılan tek ilaçlama yeterli olurken, bazen de tek bir ilaçlama yeterli olmamaktadır. Böyle bir durumda ikinci bir ilaçlamaya gereksinim duyulabilir. İkinci ilaçlanma pembe çiçek döneminde yapılmalıdır. İlaçlamalarda koruyucu etki mekanizmasına sahip ilaçlar kullanılmalıdır.

3- Şeftali Küllemesi (Sphaerotheca pannosa var.persicae)
Bütün bölgelerimizde görülen hastalık salgın yaptığı yıllarda ağacın gelişimine ve verimine büyük zararlar vermektedir. Ani sıcaklık değişimleri, aşırı azotlu gübreleme ve potasyum azlığı hastalığın nedenleridir. Hastalık şeftalide göz oluşumunu etkilediği ve yaprakları hastalandırdığı için gelecek yılın odun ve meyve gözlerinin gelişimini engeller. Bu durum verimi çok olumsuz etkiler.
Hastalık, yaprak, sürgün ve meyvelerde belirti oluşturmaktadır. İlkbaharda genç sürgün uçlarındaki yapraklarda önce hafif bir kabarıklık, yağlımsı bir görünüş ve renk açılması olur. Daha sonra kabarıklığın arkasındaki yüzeyde gri, beyaz unumsu bir tabaka meydana gelir. Hastalığın kuruttuğu sürgün, filiz ve obur dallar enfeksiyonlu kısmın 20 cm altından budanıp bahçeden uzaklaştırılmalıdır. Sık dikim ve ağaçların havalanmasını engelleyecek budamalardan kaçınılmalıdır. İlaçlamalar rüzgarsız havalarda ve günün serin saatlerinde yapılmalıdır. İlaç bitki aksamının hepsini kaplayacak şekilde uygulanmalıdır. Çok sıcak ve kuru havalarda kükürtlü preparatlar kullanılmamalıdır. Önceki yıllarda hastalık yoğun değilse birinci ilaçlama ilk belirtiler görülür görülmez yapılmalı ve eğer önceki yıl hastalık yoğun olarak görülmüşse budamadan sonra ilk hastalık belirtileri görülmeden 5-8 gün önce veya sürgünler 20 cm olunca ilk ilaçlama yapılmalıdır. İkinci ilaçlama 8-12 gün sonra yapılır.

4- Şeftalide Monilya (Mumya) Hastalığı (Monilinia Laxa)
İlkbahar yağışlarının bol ve uzun süre devam ettiği yerlerde hemen heme her yıl çıkar ve erken dönemde meyve ağaçlarında ciddi çiçek ve sürgün ölümlerine nende olur. Daha sonraki dönemlerde meyve çürümelerine yol açar. Çiçek ve sürgün enfeksiyonları sonucu meyve veriminde ciddi düşüşler yaşanır. Çiçek, çiçek sapı, sürgün ve meyvelerinde görülür. Hastalığın çiçeklere bulaşması çiçeklenmeden önce, çiçeklenme esnasında veya çiçeklenmeden kısa bir süre önce olur. Hastalığa yakalanan çiçekler kahverengileşir, hasta çiçekler kuruyarak zamk akıntısı ile birlikte dal üzerinde asılı kalır. Yağmurlu ve nemli havalarda yara etrafında zamklanma görülür.
Hastalığın görüldüğü ağaçlar üzerindeki bütün kuru dallar budanıp yakılmalı, yere düşmüş meyveler toplanarak imha edilmelidir. İIkbaharda ağaçlar çiçek açtıktan sonra devamlı olarak kontrol edilmeli ve hastalıktan etkilenen sürgün ve çiçekler, hastalıklı bölgenin altından kesilerek uzaklaştırılmalıdır. İklimin bol yağışlı geçtiği yerlerde hastalığa karşı mutlaka koruyucu ilaçlamalar yapılmalıdır.
5- Rosellinia Kök Çürüklüğü (Rosellinia necatrix)
Toprak kökenli bir faktör olup, hastalık ağaçların bulunduğu topraklarda uzun yıllar canlılığını sürdürür. Bitkilerin köklerinde oluşturduğu tahribatla bitkilerin topraktan su ve besin maddesi alımını engeller ve zaman içerisinde bitkilerin ölümüne neden olur. Yapraklardaki sararma hastalığın ilk belirtisidir. Yaprak sararmaları ağacın tümünde veya ağacın bir kısmında olabilir. Sararmanın dışında yapraklarda küçülme de olur. Zamanla yapraklar kuruyup dökülür. Meyve verimi ve kalitesi düşer, meyveler irileşmeden ve olgunlaşmadan dökülürler. Ağır bünyeli topraklarda bahçe tesisinden kaçınılması, toprakta fazla su birikmesine imkan verilmemesi ve toprağın havadar kalmasının sağlanması, bitkinin kök boğazı kısmının suyla temas etmeyecek şekilde uygun bir sulama tekniği ile sulanmalı, köklere kadar ağaç çevresini açılarak yaz aylarında güneş ve hava almaları sağlanması hastalığın ortaya çıkmasını engeller. İlaçlama yapılarak önlem alınabilir.

6- Şeftali Kara Lekesi (Cladosporium carpophilum Thuem)
Hastalık, meyvelerin düzensiz olgunlaşmasına, şekillerinin bozulmasına ve meyve etinde yarılmalara neden olur. Haziran ayından itibaren şeftalilerde ilk lekeler görülmeye başlar. Lekeler, daha çok meyvelerde ve meyvenin sap bölgesinde oluşur. Zeytin yeşili rengindeki bu lekeler daha sonra büyür ve sayısı artar. Lekeler bazen birleşerek meyvenin yarıdan fazlasını kaplar. Ancak lekeler meyve etinde görülmez. Bu lekeler meyve gelişmesini engellendiğinden dolayı şekilleri bozulur ve meyveyi çatlatır. Budama sırasında, mutlaka hastalık görülen sürgünler kesilmelidir.İlaçlama, ağacın her tarafını kaplayacak şekilde yapılmalıdır. Birinci ilaçlama çiçek taç yaprakları döküldükten sonra yapılma¬lıdır. Enfeksiyon koşulları ortadan kalkıncaya kadar ilaçlamalara devam edilmelidir.

Bir Cevap Yazın