Samanoğulları kimdir?

Samanoğullarının kökenleri ve anavatanları hakkında net bir bilgiye ulaşmak oldukça zordur. Kaynaklarda genel olarak Samanoğullarının soyunun Sasanf Hanedanı’ndan Behram Çubin’e dayandığı belirtilmektedir. Yine Samanoğullarının ataları arasında yer aldığı belirtilen Reyli Behram Hoşneş’in , Sasanı Kisrası Hürmüz’ün Azerbaycan valisi olduğu belirtilmiştir. Bu arada bazı kaynaklarda Samanoğullarının Türk kökenli olduğunu ve Oğuz Kabilesi ‘ne bağlı bulunduğunu iddia etmektedir.
Samanoğulları
Samanoğulları Orta Asya ve doğu İran’da kurulmuş, adını kurucusu olan Saman Huda’dan alan bir hanedanlıktır. İslam ordularının İran’ı ele geçirmesinin ve Seferi egemenliğinin yıkılmasından sonra İran’da iktidarı ele geçiren ilk yerli yönetimdir.

Samanoğullarının geçmişi hakkında doğru bilgiye ulaşmanın mevcut kaynaklar çerçevesinde zor olduğu görülmektedir. Nitekim bu hanedanın ilk Müslüman kişisi olarak bilinen Saman Huda’nın ne zaman İslamiyeti kabul ettiği bile kaynaklarda net değildir. Bazı rivayetler Saman Huda’nın, Halife Me’mun’un Horasan valiliği sırasında onun vasıtasıyla Müslüman olduğunu göstermektedir.

Samanoğullarının Abbasılerle ilişkisi onların kuruluş yıllarına dayanmaktadır. Samanoğulları Hanedanı’na ismini veren Saman Huda’nın, Abbası ihtilalinin ortaya çıktığı günlerde Horasan’da Ebu Müslim el-Horasanı’nin yakın adamları arasında bulunduğu belirtilmiştir. Samanoğullarının Abbasilerle ilişkisinin Halife Harun Reşid döneminde canlandığı görülmektedir.

İsmail, Samanoğullarının ilk gerçek hükümdarı kabul edilir. İsmail’in oğlu Ahmed zamanında karışıklıklar çıkmış, ülkenin ileri gelenlerinin iktidarı ele geçirmek için ayaklanmaları Ahmed’i zor durumda bırkamıştır. 913 yılında Taberistan’da Ali ailesinden biri isyan ederek burada bulunan valiyi kovmuştur. Bu olaydan kısa bir süre sonra Ahmed, köleleri tarafından öldürülmüştür. Samanoğullannın en güçlü devri NASR II Bin Ahmed’in hükümdarlığı dönemidir. Maveraünnehir ve Horasan’ın dışında Sistan, Kirman, Cürcân, Rey ve Taberistan’da Samanoğullarının yönetimine geçmiştir. Nasr’ın oğlu I.Nuh ve onun I. Abdülmelik, yeğeni Mansur zamanlarında taht kavgaları çıkmıştır.
Daha sonraki dönemlerde başa geçen II. Nuh, Rıza Nu, II. Mansur,Ebu’l-Haris Mansur,II. Abdül Melik kötü gidişatı engelleyememiştir. Türkler’in İslâm’a girişi gelecekte bölgeyi hakimiyetleri altına alacak olan Gazneliler’in hızlı bir şekilde güçlenmesine ortam hazırlamışitır. Samanoğulları 999 yılında Karahanlılar tarafından yıkılmıştır.

Samanoğulları toprakları Nasr ve I. Nuh zamanında parlak bir kültür merkezi olmuştur. İran millî kültürü bu hanedan devrinde yeniden canlanmıştır. İranlıların ilk lirik şairi Rudekî, II.Nasr’ın sarayında iyi kabul görmüştür. Tanınmış coğrafyacı Ebu Zeydi’l-Belhî ve ünlü tıp adamı ibni Sina, Samanoğullarının hâkim olduğu dönemde yetişmiştir.

Samanoğulları dönemi Tacik milletinin başlangıcı olarak kabul edilmektedir. Egemenlikleri 102 yıl kadar devam etmiş olan Samanoğulları topraklarını, Horasan, Kirman, Taberistan, Cürcan, Rey ve Maveraünnehir’e kadar yaymışlardır. Egemenliklerini kabul ettirmek için Sasaniler’in devamı gibi hareket etmişlerdir. Başkentleri Buhara, Semerkand ve Herat gibi dönemin önemli şehirleri olmuştur.

Samanoğulları eski İran Kültürü’nü canlandırmak ile kalmayıp İslâmiyet’in yayılması için de büyük çaba göstermişlerdir. Pers-İran kültürünün bütün etkilerini Orta Asya’ya kadar yaydılar. Sanatta çanak – çömlek yapımında oldukça ileri gittiler ve süslemeli yazıları olan çeşitli eserler verdiler. Toprakları içindeki birçok topluluk İslâmiyet’e girmeye başlamıştır. Tarihçilere göre Samanoğulları üstün çabaları ile o dönemde yaklaşık 200,000 Türk İslamiyeti kabul etmiştir.

Samanoğulları devlet yönetimi ve rolleri İran’ın ve Orta Asya içlerinde Selçuklular, Gazneliler ve İlhanlılar Devletlerinin daha sonraki hükümdarları için örnek olmuştur. Daha da önemlisi, Samanoğulları istikrarı ve serveti, zengin bir kültür hayatına hamilik etmelerini sağlamıştır. Hanedan bu himaye etme sayesinde Orta Asya’daki Türkler ve batıdaki Araplara karşı İran kimliğinin temellerini atarak daha sonraki bütün İran tarihine damgasını vurmuşlardır. Samanoğulları ilk önce Rudeki’ye hamilik yapmıştı. Bu şairin yarım kalan Şehname adlı eserini büyük İranlı büyük şair Firdevsi Gaznelilerin himayesinde tamamlamıştır. Şehname Fars diline yaptığı büyük katkının yanı sıra hükümdarlık konusunda İran tarihi ve efsanelerini içeren önemli bir eser olmuştur. Şehnamenin önemli temalarından biri, İran ile Orta Asya’daki Türk dünyası Turan arasındaki çatışmadır. Eser Selçuklularla başlayıp varlığını modern çağda da sürdüren Türk etkisinin habercisi sayılır.

Bir Cevap Yazın