Nizam-ı Cedit nedir?

1789 ile 1807 yılları arasında Osmanlı devleti Padişahı olan III. Selim döneminde girişilen yenileşme hareketinin adıdır. Yeni düzen anlamına gelen Nizam-ı Cedid yönetim, askerlik, tarım, maliye, sanayi, ticaret gibi son derece geniş bir alan için on görülmüş olmasına rağmen varlığını yalnızca askerlik alanında göstermiştir.
ss
18. yüzyılda Lale Devri’nde başlayan ilk yenileşme hareketi 1730 yılında vuku bulan Patrona Halil Ayaklanması ile sun bulmuştur. 1730 yılından sonra tahta geçen I. Mahmut, III. Mustafa ve I. Abdülhamit gibi padişahlar yenilikçi olmamakla beraber art arda uğranılan mağlubiyetler karşısında askerlik alanında bazı yenleşme girişimlerinde bulunmuşlar, bunların olumlu sonuçları da görülmüştü. III. Selim 1789 yılında padişah olduğu zaman Osmanlı Devleti’nin savaş bölgesindeki yenilgileri ve toprak kaybı sürmekte idi. Avrupa’da Fransız Devrimi’nin etkisi ile sarsılmaya başlıyordu. III. Selim Avusturya ile 1791 yılında Ziştovi, Rusya ile de 1792 yılında yaş antlaşmalarını imzalayarak barışı sağladıktan sonra devlet ve toplum yapısında bazı değişiklikler düşünmeye yönelmiştir. Bunun için devlet adamlarından, Avrupa ülkelerine giden elçilerden düşüncelerini bildirmelerini istemiştir.
Ayrıca İstanbul’da bulunan Fransız askeri uzmanı Henry-Gratien bertrand adlı kişi ile Fransa’nın İstanbul elçiliğinde görevli olan İgnatius Mouradja da padişaha bir rapor sunmuştur. Toplanan bu görüşler bir kurul tarafından değerlendirilerek 72 maddelik bir program hazırlandı. Program ilk olarak askerlik konusunda köklü değişiklikler yapılmasını öngörüyordu. Buna göre batı tarzında eğitim görecek 12 bin kişilik yeni bir ordu kurulacak, donanma tamamen yenilenecek , lağımcı, humbaracı, topçu sınıfları zamanın koşullarına uygun duruma getirilecekti. Askeri eğitim için de yeni okullar açılacaktı.
İlk olarak daha önce kapatılmış olan humbarahane 1792 yılında yeniden açılmıştır. 1793 yılında da İstanbul’da Levend Çiftliği’nde ilk Nizam-ı Cedid birliği eğitime başlamıştır. Yeniçerilerin tepkisini önlemek için bu birliğin İstanbul Boğazı’nı korumak amacı ile kurulduğu ifade edilmiştir. Tersane ve tophane için Avrupa’dan uzmanlar getirilmiştir. Kısa bir süre içinde 45 gemilik yeni bir donanma inşa edilmiştir. Nitelikli topçu ve istihdam subayı yetiştirmek için 1795 yılında Mühendishane-i Berr-i hümayun açılmıştır. Bütün bu harcamalar için İrad- cedit kurulmuştur. III. Selim bir taraftan da yönetim alanında yüksek devlet görevlilerinin atanmalarıyla ilgili yeni düzenlemeler yapmıştır. Avrupa’da sürekli elçilikler kurarak batıdaki gelişmeleri yakından izlemeye çalışmıştır. Kapitülasyonların olumsuz etkilerini azaltmaya, yerli sanayi ürünlerinin kullanımını özendirmeye yönelik önlemler ise çok başarılı olamamıştır.

1806 yılına gelindiği vakit askerlik alanında süren yenileşme bir dönüm noktasına vardı. O tarihe kadar nizam-ı cedit birlikleri İstanbul’da Bolu, Bursa, Kütahya, Konya gibi diğer şehirlerde merkezler ile Mısır’da kurulmuştu. III. Selim dönemindeki Nizam-ı Cedit birliklerinin Rumeli’de de oluşturulması yolundaki karar ise güçlerinin kırılacağını düşünen ayanlar tarafından sürekli olarak engellenmiştir. III. Selim 1805 yılında bu konuda yeni bir girişimde bulununca bu kesim tarafından sert bir tepki ile karşılanmıştır. Rusçuk ayanı Tirsinikli İsmail Ağa 1806 Yılında Silivri’ye kadar ilerleyerek Anadolu’dan gelen Nizam-ı Cedit birliklerinin Rumeli’ye geçişini önlemiştir. Bu arada Rusya’nın Boğdan’a saldırısı üzerine yeni bir Osmanlı- Rus savaşı ortaya çıktı. 1807 yılının Mayıs ayında İstanbul’da patlak veren Kabakçı Mustafa Ayaklanması sonunda III. Selim tahttan indirildi. Nizam-ı Cedit birlikleri dağıtıldı. II. Mahmut bu dönemde başlatılan yenilik hareketini devam ettirmiştir.

Bir Cevap Yazın