Miguel de Cervantes kimdir?

Don Kişot adlı ünlü eseriyle tüm dünyada tanınan ünlü yazar Miguel de Cervantes İspanyol asıllıdır. 29 Eylül 1547, tarihinde Alcala de Henares’de dünyaya geldi.
Miguel_de_Cervantes
Yoksul bir doktorun oğlu olan Cervantes düzenli bir öğrenim görmedi. 1569 yılında yayımlanan üç şiiriyle edebiyat dünyasına adım attı. 1570 yılında er olarak İspanya Deniz Kuvvetleri’ne katıldı. 1570 yılında II. Selim Kıbrıs’ı ele geçirince Papa V. Pius Osmanlılara karşı birlik çağrısında bulundu. Çağrıya yalnızca İspanya ve Venedik karşılık verdi. Cervantes Roma’daki İspanyol birliğine katıldı. 1571 yılında İnebahtı Deniz Savaşı’nda elinden sakatlandı. Korfu, Navarino ve Tunus’a yapılan seferlere (1572-1573) katılan Cervantes 1575 yılının Eylül ayında Cezayirli Türk korsanların eline düştü. 500 esküdo fidye ödeninceye kadar beş yıl tutsak kaldı, 1580 yılında özgürlüğüne kavuştu. Madrid’e yerleştikten sonra kendini yazmaya verdi. 1585 yılında La Galatea adlı romanı yayımlandı; 1587 yılından sonra Andaluzya’ da (Endülüs) donanma hesabına satın alma görevlisi olarak çalıştı. Cervantes daha sonra 1594 yılında vergi memurluğu yapmaya başladı.1597 yılında vergi paralarını emaneten bıraktığı banker batınca tutuklandı ve bir yıl kadar hapis yattı. 1602 yılında borçları yüzünden yeniden hapse girdi.

Cervantes 58 yaşındayken ünlü eseri “Don Quijote”un (Don Kişot) birinci bölümünü yayımladı. Üç haftada üç baskı yapacak kadar tutulan eser yazarının adını önce İspanya’ da sonra Fransa, İngiltere, İtalya, Portekiz gibi şövalyelik geleneği olan ülkelerde geniş okur yığınlarına tanıttı. Ancak bu eserden de iyi para kazanamadı. Dünya çapında etkili olan ünlü eser birçok operaya konu oldu, senfonik şiir olarak bestelendi (Richard Strauss, 1898); resimlenerek birçok ayrı basımla halka sunuldu en ünlü sanatçıların desenlerine neden oldu (Picasso, Cocteau, Doli, Buffet, Goya, Daumier). Madrid alanlarındaki bir grup bronz heykel olarak canlandırıldı. Ayrıca birkaç bale eseri de ondan doğdu.

Eserde yazarın kendi hayatıyla alay ettiği ve kahramanla aralarında benzerlikler olduğu görülür. Don Kişot dünyanın en çok okunan eserlerinden biri oldu ve 38 dile çevrildi. Bu eser hala dünyanın en çok okunan romanları arasında yer almaktadır.

Don Kişot birçok ünlü yazar tarafından “romanların romanı” olarak tanımlandı. Böylece Don Kişot “roman” türünün anası öntipi olmuştur. Gerçekten de 18.-19. yüzyıl İngiliz, Fransız romanları başlangıçta Don Kişot’un yerel, ulusal uyarlamaları niteliğinde oldular. Cervantes’in Don Kişot ile kazandığı başarı, aslında bir yazar olarak diğer eserlerini gölgede bıraktı.

1613 yılında Don Kişot’tan sonra ikinci büyük eseri olan “Novelas Ejemplares”i (Örnek Alınacak Öyküler) yayımladı. 12 kısa öyküden oluşan bu kitap İspanyol Edebiyatı için bir yenilikti. 1614 yılında Viaje del Parnaso (Parnas’a Yolculuk) adlı şiiri, 1615 yılında ise Don Kişot’un ikinci bölümünü yazıp yayımladı. Son eseri olan Los Trabajos de Per siles y Sigismunda’yı (Persiles ve Sigismunda’nın Başından Geçenler) 1616 yılında ölümünden üç gün önce tamamladı ve doğal olarak yayımlanmasını göremedi. Ünlü yazar hayatının sonuna kadar bir türlü yoksulluktan kurtulamadı.

Gelmiş geçmiş öykücülerin en büyüklerinden biri olan Cervantes, “Don Kişot” ile dünya edebiyatının ölümsüz bir başyapıtını yaratmıştır. Sonradan “roman” denilen edebiyat türünün gelişmesinde bu yapıtın büyük etkisi olmuştur. On iki öyküden oluşan “Örnek Alınacak Öyküler”, çağın yaşamına gerçekçi bir ayna tutar. Öykülerden bazıları biçim ve içerik bakımından kendi türünde bir devrim niteliği taşır.

2015 yılında Cervantes ve eşi Catalina de Salazar’a ait olduğu iddia edilen mezar yerleri Trinitarian Manastırında bulundu.

Bir Cevap Yazın