Kestane nasıl yetiştirilir?

Kestane, insan beslenmesinde önemli bir yere sahip bir meyvedir. Sonbahar mevsiminde piyasaya çıkan kestane gerek kebap olarak ve gerekse de haşlamasıyla aranılan bir tattır. Bunun yanı sıra şekerlemesiyle ve pasta yapımında da kullanılmaktadır. Kerestesi de oldukça dayanıklıdır. Dekoratif amaçlı kullanılmaktadır. Özellikle verimliliği, hasadının kolaylığı ve gelir sağlaması insanları kestane yetiştirmeye sevk etmiştir.
kestane
Kestanelerin bilinen 13 türü genel olarak kuzey yarım küresinin değişik bölgelerine yayılmıştır. Kestaneler deniz seviyesinden itibaren 700–800 m yüksekliklere kadar yetişebilirse de bu durum çeşitli ekolojilere göre değişiklik göstermektedir. Uzun ömürlü bir ağaç olan kestane 200–500 yıl yaşamaktadır.

Serin, nemli ve ılıman iklim seven bir meyve türüdür. Kestane yetiştirilirken çok soğuk yörelerde güneye, sıcak yörelerde ise kuzeye bakan yerlere dikilmelidir. Kestane kışın –30C’ ye kadar dayanmaktadır. İlkbaharın geç sonbaharın ilk donlarına karşı hassastır. Yaz mevsiminde aşırı sıcaklardan etkilenir ve bu yüzden meyve içi boşalır. Kestane yazın yüksek sıcaklıklardan doğrudan değil, yağışsız geçen mevsimlerde kuraklıktan etkilenir. Kestane gölgeyi sever, kuzeye doğru gidildikçe ışığa duyulan ihtiyaç artmaktadır. Yıllık yağış ortalaması 600-1600 mm olan yerlerde kolaylıkla yetişir. Çiçek döneminde yağan fazla yağış döllenmeyi etkileyeceğinden fazla yağışı sevmez. Bu yüzden yağışların düzenli olması kestaneler için oldukça önemlidir.

Kestane kazık köklü olduğundan dolayı toprağın mutlaka gevşek yapılı, hafif ve geçirgen olması gerekir. Daha çok volkanik kaynaklı potasyum bakımından zengin toprakları sever. Ağır ve killi topraklarda mürekkep hastalığına yakalanması daha kolaydır. Soğuğun toplandığı çukur vadilerde kestane bahçesi kurulmamalıdır. Yamaç araziler bahçe için çok daha idealidir.

Kestanelerin özelliklerini koruyarak vejatatif yolla çoğaltımında daldırma ve çiçeklerin köklendirilmesi yöntemi kullanılmaktadır. En çok uygulanan ve güvenilir yöntem ise aşılamadır.Bunu yaparken kaliteli tohum kullanmaya dikkat edilmelidir.Tohumların çimlenme gücünün yüksek olması aranır. Kestane tohumları nemli ve soğuk bir ortamda yüksek bir çimlenme gücüne erişirler. Tohumla üretim yaparken mutlaka ön işlem olarak katlama yapılmalıdır. Katlama için nemli ve soğuk (0-4 0C) bir ortamda 3 aylık süre yeterli olacaktır. Katlama, tahta sandıklar içerisine 3-4 cm kalınlığında bir sıra temiz dere kumu veya perlit üzerine bir sıra meyve olarak yerleştirilir. Meyveler kabuklu olarak katlanmalıdır. Katlama işlemi bittikten sonra sandık fungusitli su ile sulanmalıdır. Sandıklar daha sonra sıcaklığı 0-4 0C olan bir yere alınmalıdır. Katlamadan alınan tohumlar araziye sıralı olarak ekilir.

Aşı ile de üretim yapılmaktadır. Aşı ile üretilen fidanlarda biri anaç fidandan gelen diğeri de altlık fidandan olmak üzere 2 ayrı genotip söz konusudur. Bu genotiplerden altlık olarak kullanılan fidanın kökü yeni oluşacak aşılı fidanın kök sistemini anaç fidandan alınan aşı kalemi ya da göz ise yeni oluşacak aşılı fidanın gövdesini meydana getirecektir. Aşı ile üretimde kullanılacak aşı kalemlerinin ya da gözün seçiminde yapılması gereken seleksiyon çalışmaların dikkate alınacak kriterler şunlardır:
1- Hastalık etmeninin söz konusu olduğu yerlerde öncelikli olarak hastalığa dayanıklı en yaşlı bireyler tespit edilmelidir.
2- Verimlilik, meyve iriliği, meyve iç rengi, erkencilik, tohum zarının soyulabilirliği ve tohuma girme durumu, meyvenin tadı ve meyve kabuğunun rengi parlaklığı ve sertliği diğer kriterlerdir.

Bahçe yeri seçiminde toprak ve yer seçimi dikkat edilmesi gereken ilk husustur. Toprak geçirgen, derin ve havadar olmalıdır. Bahçeler denizden en az 400 metre yüksekliklerde kurulmalıdır. Kestane bahçesi kurarken ya doğrudan doğada kendiliğinden yetişmiş ağaçların aşılanması veya doğrudan aşılı fidan alarak bahçe kurulmalıdır. Çiçeklenme zamanı birbirine uyan tozlayıcı çeşitler seçilmelidir. Kestaneye genellikle 10-12 metrelik dikim aralığı uygulanmalıdır. Ağaçlar normal şartlarında 15 metreye kadar yükselebilir. Dikim çukurlarına kompoze gübreden ortalama 150-200 gr verilir. Bu gübre çukurlara atılır ve toprakla karıştırılır.

Kestane budamada en sık uygulanan sistem doruk dallı terbiye sistemidir. Doruk dalı hakim olan bu sistemde ağaç belli bir yüksekliğe ulaşınca doruk dal kesilir.

Dikimin ilk yılında fidanlar toprağın nem durumuna bağlı olarak 2-3 kez sulanır. Sonraki yıllarda da sulama yapmak zararlıdır. Arazi eğimi fazla olan yerlerde seki yapmak gerekir. Malçlama toprak neminin korunmasında en etkin yöntem olarak uygulanmaktadır. Toprağın nemini tutar ve yabancı ot gelişimini engeller. Malçlama çok masraflı olduğundan dolayı derimden sonra dikenli yumakların artıklarını ağacın altına homojen bir şekilde sermek daha yararlı olmaktadır.

Hasat zamanı genel olarak eylül başlarında ekim ortalarına kadardır. Dikenli yumakların hafifçe açılarak içinde doğal rengini almış meyvelerin görünmesi hasat zamanının geldiğini göstermektedir. Meyveler aynı anda olgunlaşmaz. Bu yüzden hasat yere düşen meyvelerin toplanması şeklinde yapılacaksa, meyveler gün ışığında bekletilmeden ve gün aşırı toplanmalıdır.

Bir Cevap Yazın