Kaplumbağa terbiyecisi tablosu neyi anlatıyor?

339px-Kaplumbağa_Terbiyecisi_vers2

Osman Hamdi Bey tarafından iki farklı şekilde çizilen Kaplumbağa terbiyecisi tablosu, önemli eserlerindendir.

Kaplumbağa terbiyecisi tablosunu incelersek, kırmızı uzun bir elbise giyen sakallı ve kafasında külahı bulunan bir adamın belinden sıkıca bağlanmış bir kemerle ayakta duruyor. Odanın içi mavi çinilerle kaplı bir şekilde eşyasız ve bakımsız bir odada, elinde ney ile arkası yarı dönük bir vaziyette duran bir adam var. Başına taktığı külahın etrafına gelişigüzel bir şekilde sarılmış yemeni ve arakiye takmış. Adamın ayakları etrafında dolaşan ve yaprak yiyen kaplumbağalar bulunmaktadır. Bu odanın bulunduğu yer olarak, Bursa Yeşil Cami’nin üst kısmında ki oda tasvir edilmektedir. Bu odanın duvarlarının çinileri ve sıvaları yer yer dökülmüştür. Güneşten gelen ışık, sadece terbiyecinin önünde bulunan alçak pencereden gelmektedir. Ayaktaki adam elinde bir ney tutmuş bir şekilde ellerini arkasına kavuşturmuş.  Sırtında bir nekkare asılıdır. Bazı kişilere göre ise bu adamın arkasına taktığı şey, eskiden dilenciler ve dervişler tarafından kullanmış olan ve Hindistan cevizinden yapılmış olan, dilenci çanağı eski ismi keşkül-ü fukara olduğu söylemektedir.

Bu tabloda önemli olan nokta ise, alçakta ki pencereden gelen tek ışık kaynağının tabloyu aydınlatırken, tabloda bulunan öğelerinin asıl konuya odaklanması için yalınlık ve muhteşem bir kurgu ile gereksiz bulunan ayrıntıları ayıklaması ile çok değerli ve başarılı bir başyapıt olmasıdır.

Osman Hamdi Bey’in tablosu, geri kalmış bir toplumu ileriye götürmek amacıyla çalışan bir aydının yorgun halini tasvir ettiği şeklinde yorumlanmıştır. Tabloda kaplumbağaların kullanılmasının sebebi ise, o dönemin lale devri olması hasebiyle, bu zamanda yapılan sadabat eğlenceleri diye, gece vakti kaplumbağaların sırtına mumlar yakarak serbest bırakıldığı belirtilmiş ve bu tablodaki kaplumbağalar onları tasvir ettiği öne sürülmüştür. Burada yapılan yoruma göre Osman Hamdi Bey’in Asar-ı Atika Müzesi, Duyunu Umumiye ve Sanayi Nefise gibi birçok kurumu kurmak ve yönetmek için görevlendirildiği, fakat kendi yaptığı iş düzenine bir türlü ayak uyduramayan astlarını, kaplumbağalar gibi yemeğe ulaşmaya çalıştıklarını göstererek hicvetmek istemiştir. Bu tablo hakkında başka enteresan yorumlar da yapılmıştır.

Bir Cevap Yazın