Blefarit göz hastalığının belirtileri nelerdir?

Blefarit bir göz kapağı iltihabı hastalığıdır. Hem kadın ve hem de erkekte, her yaşta görülebilen ve son derece yaygın olan bir göz rahatsızlığıdır. Tedavi edilse bile sürekli kendisini yenileyebilen ve tekrar edebilen bir rahatsızlıktır. Bu hastlaık çocuklarda da sıklıkla görülebilmektedir.
blerefit
Göz kapaklarının hemen kenarında kızarıklık, kaşıntı ve batma şikayeti olur. Blefaritin iki tipi vardır. Birincisi yağlı ciltlerde görülen seboreik blefarittir, diğeri ise mikrobik etkenlerle görülmektedir. Buna mikrobik blefarite denilmektedir.Seboreik blefarit bütün cildi etkileyen bir durumdur. Seboreik blefaritte gözyaşının yapısının bozulması söz konusudur. Hormonlar, fiziksel yorgunluk, beslenme, stres bu durumun oluşmasına neden olabilmektedir. Böyle bir durumda kapak kenarları hep kızarıktır. Kirpik diplerinde kepeklenmeler görülür. Kapak kenarında bozuk yapıdaki gözyaşı birikerek kolay bir şekilde yerinden kaldırılabilen kabuklar oluşturur. Mikrobik blefaritte ise durum çok daha ciddidir. Genel olarak çocuklukta başlar ve büyüyünceye kadar bu hastalık devam eder. Kapak kenarların da sert kaldırıldığı zaman kanayan kabuklar bulunur. Bu kabuklar gözü açık tutmada büyük zorluklara neden olur.

Blefaritli hastalarda kuru göz, kirpik batması gibi çeşitli hastalıklar görülebilmektedir. Blefarit genel olarak göz kapağında bulunan bakterilerin aşırı miktarda çoğalmasından dolayı ortaya çıkmaktadır. Cildin yağlı olması bakterilerin çoğalmasını daha fazla kolaylaştırır. Çeşitli virüsler, kullanılmakta olan ilaçlar, sigara dumanı ve kullanılan bazı kimyasal maddeler blefarite neden olabilmektedir.

Blefarit gözlerde kızarma, yanma, batma, sulanma ve kaşıntı gibi bir çok hasta şikayetine neden olmaktadır. Kişide blefarit olup olmadığı ancak uzman göz hekiminin yapacağı göz muayenesi neticesinde belli olur. Blefaritin şişme, yanma, kızarma, kaşıntı gibi bir takım problemler sonucunda beraberinde getirebilecek rahatsızlıklar; iltihaplara ve arpacık gibi bazı şikayetlere ve şalazyon gibi sert şişliklere zemin oluşturmaktadır. Görme netliği açısından bu hastalık bir problem oluşturmaz.

Blefarit hastalığının tedavisi için hastalar mutlaka göz kapaklarının kenarlarını düzenli olarak temizlemelidir, bu hastalığı tedavi etmenin veya önlemenin ilk koşuludur. Göz kapaklarını kenarlarını düzenli olarak temizlemeden önce göz kapağı kenarı ve göz kapağını gözü yakmayacak şekilde ılık suyla pansuman edilir. Böylece biriken sert yani göz üstünde oluşmuş ve sertleşmiş olan iltihaplar, kabuklar yumuşamış olur. Daha sonra uzman doktorun vermiş olduğu antibiyotikli-steroidli ilaçlar göz kapağı kenarına sürülür.
Blefariti önlemek için göz sürekli olarak mutlaka temiz tutulmalıdır ve temizliğe gereken hassasiyet gösterilmelidir. Bol su ile göz yıkanmalıdır. Göze dışarıdan gelebilecek her türlü tehlike ve enfeksiyonları bu şekilde hastalar önleyebilirler.

En sık rastlanan blefarit türünde; göz kapaklarında kızarıklık ve şişlik; kirpik diplerinde de kabuklanma görülür. Bu kabuklar kalınlaştıkça çapak meydana gelir ve sabahları gözkapaklarının birbirine yapışmasına yol açar. Eğer tedavi edilmezse daha da kötüye gider ve gözün diğer bölümlerine yayılarak daha ciddi bir durumun ortaya çıkmasına sebep olur. Bakteri gözkapağını enfekte edebilir ve küçük kabuklu yaralara neden olabilir. Bunun sonucunda kirpiklerin döküldüğü görülür.

Her iki tür blefarit hastalığı da aynı şekilde tedavi edilir. Tedavi göz kapak kenarlarını temiz tutmak amacıyla yapılır. Blefaritin aslında bir deri hastalığıdır ve bu nedenle tekrarlayabilecektir. Bu tedavinin amacı belirtileri azaltmak ve rahatlamayı sağlamaktır. Ciddi vakalarda antibiotikli damla ve merhemler tavsiye edilmektedir. Kortizonlu damlalar kaşıntı irritasyon gibi bulguları hafifletir ancak uzun süre kullanımlarında ilacın yan etkileri ortaya çıkabilir. Sıcak kompresler rahatlamayı sağlayabilir. Bunun için temiz küçük bir havluyu sıcak suya batırıp sıkmak ve gözleri kapatıp havluyu gözlerinizin üstünde 5-10 dakika tutmak yararlı olacaktır. Bu işlem göz kapaklarındaki kan dolaşımını artırarak iyileşmeyi hızlandırır ve yağ bezlerinin ağızlarını açarak temizlemesini sağlar.

Göz sağlığı için blefaritli yeri temiz tutmak ve kişisel hijyen çok önemlidir. Özenli ve dikkatli davranılmadığında hafif vakaları bile tam olarak tedavi etmek çok güçleşebilir ya da tedavi bittikten sonra aynı şikayetler kendisini gösterir.

Bir Cevap Yazın