Balkan Antantı nedir?

Balkanlar Pan- Slavizm ve Pan-Germenizm akımlarının etki alanında olan bir bölgedir. Burası özellikle 19. Ve 20. Yüzyıllarda tam bir çatışma alanı olmuştur. Rusya tarihi emelleri olan Akdeniz’e inme politikasından hiçbir zaman vazgeçmemiş ve bu bölgede hakimiyet kurmuş olan Bulgarların, Romenlerin, Sırpların ve Rumların Osmanlı Devletinden koparak kendi devletlerini kurmalarını sağlamaya yönelik katkı sunmuştur. Dünyaya hakim olmaya çalışan dönemin büyük devletleri Birinci Dünya Savaşından sonra Balkanlar’ı da kapsayan Doğu Avrupa coğrafyasındaki etkilerini kaybetmeleri, bölgede bulunan devletlerin dış sınırlamalardan bağımsızlaştığı yeni bir durum ortaya çıkardı.
bbb
Balkanlarda savaş sonrasında oluşan güç boşluğunu milli yapılanmalar doldurmuştur. 1924 yılından itibaren Balkan devletlerinin sistemleri bir bir belirlenmeye başlandı. Bulgaristan, Arnavutluk, Romanya siyasi monarşi olarak yönetilmeye devam edildi. Sırbistan hanedanı öncülüğündeki Yugoslavya ile Romanya’da merkeziyetçilik ve federasyon tartışmaları yaşanmıştır. Yunanistan da ise cumhuriyetçiliğe doğru bir yöneliş söz konusu idi.

Lozan Barış Antlaşması’ndan sonra Türkiye’nin Balkan Devletleri ile ciddi bir sorunu kalmamıştır. Bu nedenle Balkan devletleri ile iyi ilişkiler geliştirme ve pakt imzalama görüşleri ön plana çıkmıştır. Balkan devletleri ile iyi ilişkiler kurulmaya çalışılırken Arnavutluk ile 19 Aralık 1923 yılında, Bulgaristan ile 18 Ekim 1925 tarihinde, Yugoslavya ile 28 Ekim 1925 yılında dostluk antlaşmaları imzalanmıştır. Dönemin dış işleri bakanı Tevfik Rüştü Zorlu balkan paktının kurulması için büyük çaba sarf etmiştir. Balkanlarda özellikle Türk – Yunan anlaşmazlığının çözümlenmesinden sonra meydana gelmiş olan yakınlaşma balkanlarda bir işbirliği ortamı yaratmıştır.

1929 yılından itibaren ortaya atılmış olan Balkan Birliği düşüncesi çeşitli şekillerde uygulamaya konmuştur. Bunun siyasi alana intikal etmiş olması çok kolay olmamıştır. Bulgaristan ve Arnavutluk’un var olan statükoyu değiştirmekten yana olmaları, buna karşılık Türkiye, Yunanistan ve Yugoslavya’nın statükoyu devam ettirmek istemeleri anlaşmayı geciktirmiştir.

Birinci Dünya Savaşından sonra ekonomik buhranlar ile karşılaşan Balkan ülkeleri içinde savaştan en çok zararla çıkan Bulgaristan olmuştur. Bulgarların Makedonya meselesini çözmek amacı ile Romanya ve Yugoslavya ile yaptığı temasla bir sonuç vermemişti. Bulgaristan’da 1923 yılındaki darbesi ile Başbakan Stambulski’nin yönetimden uzaklaşmasından sonra yeni oluşan yönetimdeki yöneticiler, onun uzlaşma politikasını terk etmişlerdir. 1927 yılından sonra Bulgaristan’ın revizyonist bir politika takip etmeye başlaması , Balkanlarda işbirliğini zorlaştıran nedenlerden biri olmuştur. İşbirliğinin gecikmiş olmasındaki diğer bir önemli sebep de Türkiye ile Yunanistan arasındaki mevcut ilişkilerin iyi olmaması idi. 1930 yılında Ahali mübadelesi (değişimi) ile ilgili anlaşmadan sonra ilişkiler düzlemeye başlayınca, Balkan devletleri arasında bir yakınlaşma başlamıştır. Türkiye böylece Bakan Antantı’na varacak görüşmelerde son derece aktif bir rol üstlenmiştir.

Türk-Yunan ilişkilerinin iyileşmesinden sonra 1930-1933 yılları arasında Bulgaristan’ın da katıldığı Balkan Konferanslarında yeni düşüncelerin ortaya konması ve karşılıklı anlayışın doğması konularında önemli gelişmeler yaşanmıştır. İtalya’nın baskıları neticesinde Bulgaristan ve Arnavutluk delegeleri konferanstan çekilmişlerdir. Bulgaristan’ın Balkan Birliğine katılmasını engelleyen iki önemli sorun vardı. Bunlardan birincisi azınlıkların haklarının korunması ikincisi ise, Ege Denizi’ne çıkabilmek için Bulgaristan’a bir çıkış verilmesidir.

Türkiye’nin davetine rağmen paktı kendilerine bir oluşum gibi değerlendiren Bulgarlar, Balkanlarda statükonun korunmasını amaçlayan işbirliğinden uzak durmuşlardır. 17 Ekim1933 yılında dostluk anlaşması imzalanmıştır. Yugoslavya ile ise 27 Kasım 1933 yılında dostluk anlaşması imzalanmıştır. Balkanlardaki İtalya ve Almanya baskıcı giderek artıyordu.Balkanlarda Türkiye’nin önderliğini yaptığı dört devlet 9 Şubat 1934 yılında Balkan Paktı’nı imzaladı. Bu anlaşma ile Türkiye, Yunanistan, Romanya ve Yugoslavya sınırlarını karşılıklı olarak güvence altına almışlardır. Birbirlerine danışmadan herhangi bir siyasi anlaşmayı imzalamamaları konusunda anlaştılar.

Bir Cevap Yazın